Ortak Tutum Konferansı: Özgür, demokratik, çoğulcu bir Suriye inşa edilmeli
Ortak Tutum Konferansı: Özgür, demokratik, çoğulcu bir Suriye inşa edilmeli
9.08.202508:37
Haber Merkezi
155

Kuzey ve Doğu Suriye Bileşenleri Ortak Tutum Konferansı’nda özgür, demokratik, çoğulcu ve ademi merkeziyetçi bir Suriye inşa edilmesi gerektiği vurgulandı.

Kuzey ve Doğu Suriye Bileşenleri Arap, Kürt, Türkmen, Süryani, Asuri, Ermeni ve Ezidi temsilcilerin katılımıyla düzenlenen “Ortak Tutum Konferansı”nda, Suriye’de demokratik, çok kültürlü ve ademi merkeziyetçi yönetim modeli talep edildi.

Haseki’de yaklaşık 500 delegenin katıldığı bölgenin tüm kesimlerinin içinde yer aldığı “Ortak Tutum” Konferansı”na siyasetçiler, aydınlar, Arap ve Kürt aşiret şeyhleri, Süryani-Asuri-Keldani, Ermeni, Türkmen ve Çerkez temsilcilerinin yanı sıra Kuzey ve Doğu Suriye defacto Özerk Yönetimi eş başkanları, Suriye Demokratik Güçleri (SDG), Demokratik Suriye Meclisi (MSD), siyasi partiler ve kadın örgütleri temsilcileri katıldı.

Alınan kararlar

Arap El Teyî Aşireti Meclisi Başkanı Hesen Ferhan tarafından okunan sonuç bildirisinde, şunlar yer aldı:

"-Konferansta Kürt, Arap, Süryani, Asuri, Türkmen, Ermeni, Çerkes bölgenin tüm bileşenlerinden irade temsilcileri hazır bulunmuştur. Bileşenler çoğulculuğa, ortaklığa ve eşit vatandaşlığa dayalı demokratik ulusal bir yönetime dair ortak tutumlarını dile getirmiştir.

-Konferans katılımcıları Kuzey ve Doğu Suriye bileşenlerinin tarihi derinliğinden ve kültürel zenginliğinden; Suriye’deki merkezi sistemin ihmal ve ötekileştiriciliğinden bahsetmiştir. Bu ihmal ve ötekileştirme özellikle devrilen rejim döneminde uygulanmıştır. Rejim bölge bileşenlerine yönelik kimliklerin bastırılması, toplumsal ve ekonomik altyapıyı zayıflatmanın yanında bileşenleri demokrasi, adil temsil, kalkınma ve katılım gibi temel haklarından da mahrum bırakmak gibi sistematik politikalar yürütmüştür.

-Bugün tarihi dönemecin mevcut aşamasında, Suriye halkına, özellikle kıyı bölgesi, Siweyda bölgesi ve Hristiyanlara yönelik insanlık suçları olan uygulamalar sergilenmektedir. İşlenen bu suçların ve suçluların ortaya çıkarılması adına tarafsız bir soruşturmaya, açık ve şeffaf bir çalışmaya ihtiyaç vardır. Bu suçlar tüm ulusal mozaiğimize karşı işlenmiştir.

-Konferansta Kuzey ve Doğu Suriye’deki ulusal, dini ve kültürel çeşitliliğin, çoğulculuğun zenginlik ve güç kaynağı olduğu belirtilmiş, bu çeşitliliğin siyasi ve idari çerçevede güçlendirilmesi ve tüm bileşenlerin temsil edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Özerk Yönetim modelinin geliştirilip güçlendirilen bir model olduğu, demokratik toplumsal yönetim için dinamik bir model olduğu belirtilmiştir.

-Suriye toplumunu doğru şekilde temsil eden, toprakları koruyan SDG’nin uzman ve gönüllülük esasına dayalı yeni bir Suriye ulusal ordusu için gerekli çekirdek güç olduğunu vurgulamıştır.

-Suriye’nin birliği ve egemenliğine olan inancımız gereği kalıcı çözümün demokratik bir anayasa ile mümkün olduğunu belirtiyoruz. Çünkü bu anayasa inanç özgürlüğü, toplumsal adalet ve iyi yönetim ilkeleri anlayışıyla tüm bileşenlerin siyasi ve idari sürece gerçek katılımını güvenceye alan, ademi merkeziyetçi bir inşa edecektir.

-Mevcut anayasa bildirgesi, Suriye halklarının özgürlük ve insanlık onuru taleplerine karşılamamaktadır. Geçiş döneminde geniş katılım ve adil temsiliyet için bir yenilenme, güncelleme yapılmalıdır.

-Konferansta ayrıca geçiş dönemi adaleti için aktif bir süreç başlatılarak ulusal mutabakata varılması gerektiği belirtilmiştir. Gerçekleri ortaya çıkarmak, fark gözetmeksizin soruşturma yapmak ve suçların tekrarlanmamasını garanti altına almak için bunların gerekli olduğuna dikkat çekilmiştir. Bunun da göçmenlerin güvenli, onurlu ve gönüllü şekilde dönüşleri için uygun ortam sağlayacağına işaret edilmiştir.

-Katılımcılar inşa sürecinde kadınları, gençlerin ve sivil toplumun öncülük rolünün, nefrete karşı iç barış ve diyalog değerlerinin güçlendirilmesinin önemine vurgu yapmıştır.

-Konferansta katılımcılar Suriye’nin demografik ve gelişimsel durumu ile yerel toplumların coğrafi, tarihi ve kültürel özelliklerine göre idari düzenlemenin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir.

-Konferansta QSD ile geçiş hükümeti arasında imzalanan 10 Mart Anlaşması ile Kürt Birlik ve Ortak Tutum Konferansı sonuçları ele alınmıştır. Bu çerçevede kapsamlı bir ulusal mutabakata doğru yapıcı adımlar atılması adına hareket edildiği; Suriyelilerin ülkelerine ve geleceğine olan inancını yeniden tesis ettiği belirtilmiştir.

-Konferansta, Suriye’yi mevcut krizden çıkarmak adına kapsamlı bir ulusal proje inşa etmek için tüm ulusal ve demokratik güçlerin katılmasını öngören bir Ulusal Kongre çağrısında bulunulmuştur. Bu kongre, tüm Suriyelilerin gerçek ve kapsamlı bir ulusal kimlik tanımına kavuşmasına vesile olacağı dile getirilmiştir.

-Kuzey ve Doğu Suriye Bileşenleri Ortak Tutum Konferansı’nın belgeleri ve içeriği özgür iradeyi, ortak genel iradeyi, özgür, demokratik, çoğulcu ve ademi merkeziyetçi bir Suriye inşasındaki ısrarı yansıtmaktadır."


Editör: N. Cingirt
Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

4 ilde denize girmek yasaklandı
Kültür Sanat
9.08.2025
4 ilde denize girmek yasaklandı